Freud Neden Divanı Kullanıyordu?

psikanaliz

Sigmund Freud, psikanalitik terapiyi şekillendiren en önemli figürlerden biridir ve onun geliştirdiği tekniklerden biri de divan kullanımıdır. Freud, hastalarının bir kanepeye (divana) uzanmasını ister, kendisi ise hastanın arkasında oturarak süreci yönlendirirdi.

Freud’un Divanı Kullanma Nedenleri

Freud’un hastalarının divana uzanmasını istemesinin birkaç temel nedeni vardı:

1. Bilinçdışının Serbestçe Ortaya Çıkmasını Sağlamak

Freud’a göre, bilinçdışı içerikler genellikle bastırılmıştır ve doğrudan fark edilmesi zordur. Divan kullanımı, hastanın daha rahat ve sansürsüz bir şekilde serbest çağrışım yapmasını sağlayarak bilinçdışındaki düşüncelerin açığa çıkmasına yardımcı olurdu.

  • Hasta, rahat bir pozisyonda olduğu için zihinsel engeller azalırdı.
  • Göz temasının olmaması, hastanın terapistin tepkilerinden etkilenmeden iç dünyasını keşfetmesini kolaylaştırırdı.

Bu sayede hasta, düşüncelerini spontane bir şekilde ifade edebilir ve bilinçdışı arzular, travmalar ve bastırılmış duygular daha kolay ortaya çıkabilirdi.

2. Aktarım Sürecini Desteklemek

Freud, aktarımın (transference) psikanalizdeki en önemli mekanizmalardan biri olduğunu düşünüyordu. Aktarım, hastanın bilinçdışı duygularını ve geçmişteki önemli figürlere yönelik hislerini terapiste yönlendirmesi sürecidir.

  • Divan, hastanın doğrudan terapistle yüz yüze gelmesini engelleyerek bu sürecin daha doğal ilerlemesine yardımcı olurdu.
  • Hasta, terapisti nötr bir figür olarak algılar ve geçmiş ilişkilerinden gelen duyguları aktarım yoluyla yeniden deneyimleyebilirdi.
  • Terapist, hastanın aktardığı bilinçdışı içerikleri analiz ederek tedavi sürecini şekillendirebilirdi.

Freud’a göre, hastanın terapisti aile üyeleri veya çocukluk figürleri gibi algılaması psikanaliz sürecinde kritik bir aşamaydı. Divan kullanımı, bu aktarım sürecini destekleyerek terapinin daha derin bir şekilde işlemesini sağlıyordu.

3. Hastanın Rahatlamasını ve Duygularını Daha Kolay İfade Etmesini Sağlamak

Freud, hastalarının terapötik süreçte rahat hissetmelerinin önemli olduğunu düşünüyordu. Divana uzanmak, hastanın hem fiziksel hem de psikolojik olarak rahatlamasına yardımcı oluyordu.

  • Hastalar, terapistin doğrudan bakışlarıyla karşılaşmadıkları için yargılanma kaygısı duymadan iç dünyalarını açabiliyorlardı.
  • Bu yöntem, özellikle utanç, suçluluk veya travma gibi derin duygusal içerikleri olan hastalar için daha güvenli bir ortam yaratıyordu.

Freud, serbest çağrışımın (free association) etkili bir şekilde gerçekleşmesi için, hastaların zihinsel olarak rahatlamasının önemli olduğunu savunuyordu. Divan, bu rahatlama sürecine katkıda bulunuyordu.

Freud’a göre, divan kullanımı hastanın bilinçdışını serbestçe ifade etmesini sağlarken, terapistin daha objektif ve analitik bir duruş sergilemesine yardımcı olur.

4. Terapistin Daha Objektif ve Analitik Kalmasını Sağlamak

Freud, terapistin hastaya karşı olabildiğince tarafsız ve objektif kalmasını önemli buluyordu. Hastaların terapistle yüz yüze oturmaması, terapistin duygusal tepkilerden uzak durmasını sağlıyordu.

  • Freud, hastasının yüz ifadelerine veya vücut diline odaklanmak yerine kelimeler ve bilinçdışı süreçler üzerine yoğunlaşabiliyordu.
  • Bu sayede terapist, projeksiyonları ve aktarım süreçlerini daha iyi analiz edebiliyordu.

Freud’un temel amacı, hastanın anlattıklarına müdahale etmeden gözlem yaparak bilinçdışı içeriği analiz etmekti. Bu nedenle, kendisi hasta arkasında oturmayı tercih etmişti.

Freud’un Divanı Günümüz Psikanalizinde Hâlâ Kullanılıyor mu?

Freud’un divan kullanımı, klasik psikanalizde hala önemli bir yer tutmaktadır. Ancak modern psikoterapi uygulamalarında farklı yaklaşımlar da geliştirilmiştir.

  • Klasik psikanalizde: Geleneksel psikanalitik terapi uygulayan birçok terapist hala divanı kullanmaktadır.
  • Psikodinamik terapide: Daha kısa süreli ve hedef odaklı terapi türlerinde, yüz yüze görüşmeler yaygın olarak tercih edilmektedir.
  • Bilişsel davranışçı terapi ve diğer modern yaklaşımlar: Divan yerine danışan ile terapistin yüz yüze iletişim kurduğu bir oturma düzeni kullanılmaktadır.

Günümüzde psikanalitik terapide divan kullanımı tamamen terapistin yaklaşımına ve hastanın tercihine bağlıdır. Ancak Freud’un geliştirdiği bu yöntem, hala birçok psikanalist tarafından bilinçdışı süreçleri analiz etmede etkili bir teknik olarak görülmektedir.

Sonuç

Freud’un terapi sürecinde divan kullanımı, psikanalizin en önemli unsurlarından biri haline gelmiştir. Bilinçdışının açığa çıkmasını sağlamak, aktarım süreçlerini desteklemek, hastanın rahatlamasına yardımcı olmak ve terapistin tarafsız kalmasını sağlamak Freud’un bu yöntemi tercih etme nedenleri arasındadır.

Günümüzde psikanalitik terapi uygulamalarında hala kullanılan divan, Freud’un geliştirdiği klasik psikanalitik yöntemin ayrılmaz bir parçasıdır. Freud’un divanı, sadece fiziksel bir nesne değil, aynı zamanda psikanalizin derinleşmesini sağlayan güçlü bir semboldür.


Kaynakça

TAGS

CATEGORIES

PSİKANALİZ

No responses yet

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir