Author: Umut KARAGÖZ

DSM-IV’ün Beş Ekseni

DSM-IV, psikiyatrik bozuklukları çok boyutlu bir yaklaşım ile sınıflandıran bir sistemdi. Bu sistemin temelinde, her bozukluğun farklı yönlerini değerlendiren beş eksen bulunuyordu. Bu eksenler, bir kişinin mental sağlığını ve terapötik müdahaleye olan ihtiyacını daha iyi anlamayı hedefliyordu. Ancak, DSM-5‘in yayımlanmasıyla eksen sistemi kaldırıldı ve artık tek bir boyut üzerinden değerlendirme yapılmaya başlandı. Yine de DSM-IV’ün […]

İlk Görüşme: Danışanı Tanıma ve Terapi Sürecinin Temellerini Atma

İlk görüşme, terapötik ilişkinin sağlam temeller üzerine inşa edilmesi gereken en önemli adımdır. Bu süreç, hem terapistin hem de danışanın birbirini anlaması ve güvenli bir alan yaratılması açısından kritik öneme sahiptir. Terapi sürecine başlamadan önce, danışanın kimliğini doğru bir şekilde anlamak, kişisel özelliklerini öğrenmek ve doğru bir hipotez oluşturmak, başarılı bir terapötik ilişki için gereklidir. […]

Terapötik Sınırlar ve İlk Görüşme: Profesyonellik ve Nötr Tutumun Önemi

Psikoterapi süreci, profesyonel sınırların sıkı bir şekilde korunması gereken bir alandır. Terapistin, danışanla kurduğu ilişki, duygusal, bilişsel ve davranışsal olarak dengeli olmalı ve her iki taraf için de güvenli bir ortam sunmalıdır. Bu yazıda, terapi seansı dışında danışanla temas kurulmaması, terapi odasında profesyonel bir yaklaşım benimsenmesi ve ilk görüşme sırasında dikkat edilmesi gereken noktalar üzerinde […]

İlk Görüşme Anamnez: Psikoterapötik Sürecin Başlangıcı

Psikoterapi sürecinin ilk adımı, danışanla yapılan ilk görüşmedir. Bu görüşme, terapistin hem danışanın ihtiyaçlarını anlaması hem de terapi sürecini nasıl yönlendireceği hakkında bir çerçeve oluşturması açısından kritik öneme sahiptir. İlk görüşmede belirli hedefler doğrultusunda hareket edilmelidir. 1. Görüşmenin Amacını Belirlemek İlk görüşme, net bir amacı olan bir oturum olmalıdır. Terapistin amacı, danışanın mevcut sorunu hakkında […]

Narsistik Kişilik Bozukluğu ve Terapide Karşı Aktarım: Zorluklar ve Çözüm Yolları

Narsistik Kişilik Bozukluğu (NKB) terapide çok sık ele alınmasa da, hem terapistler hem de danışanlar açısından oldukça karmaşık duygusal etkileşimler içerir. Özellikle, terapistlerin yaşadığı ve çoğunlukla göz ardı edilen bir süreç olan karşı aktarım, NKB gibi kişilik bozukluklarıyla çalışırken belirginleşir. Karşı aktarımın daha iyi anlaşılması, NKB tedavisinde terapistlerin deneyimledikleri karmaşık duygusal reaksiyonların farkına varmalarını ve […]

Bir Terapi Seansında Sessiz Bir Çığlık: Narsistik Aktarım ve Karşı Aktarımın Karmaşıklığı

Terapi odasında geçen her an, bazen sessizce gelişen ama içsel dünyalarda büyük yankılar uyandıran bir dizi duygu ve dinamikle doludur. İşte tam da bu duygusal yankıların en çarpıcı örneklerinden biri: bir terapist ve danışanı arasındaki basit bir pencere açma hareketi, aslında çok daha derinlerde yaşanan bir çatışmayı ortaya çıkarır. Hikaye: Sessiz Bir Hareketin Fırtınası Terapist, […]

Narsistik Aktarım ve Karşı Aktarım: Terapistin Zihinsel Yolculuğu

Bir terapistin süpervizyon sürecinde yaşadığı karmaşık duyguları, özellikle narsistik özellikler taşıyan bir hastayla çalışırken ortaya çıkan zorlukları ele alan bir konuşma metniyle başlamak istiyorum: Süpervizyona gidiyorum ve Süpervizör’e diyorum ki: ‘Bu yeni hastayla ne yapacağımı bilmiyorum, sanki orada değilim. Hiç aktarım yok.’ O da, ‘Bu narsistik aktarımın ilk aşamasıdır. Diğer kişi yok gibidir,’ diyor. Bu […]

Jung’un Gölgesi: Kişisel ve Kolektif Gölge Üzerine

Carl Jung, bireyin psikolojik yapısında önemli bir kavram olarak “gölgeyi” tanımlar. Gölge, bireyin bilinçli yaşamında istemediği yönlerini temsil eder ve bu yönler, bilinçaltında yoğunlaşarak kişiyi çeşitli şekillerde etkiler. Gölgenin iki türü vardır: kişisel gölge ve kolektif gölge. Kişisel Gölge Nedir? Kişisel gölge, bireyin istemediği veya kabul etmediği yönlerini içerir. Jung’a göre, “bir kişi ne olmak […]

LSD: İnsan Vücuduna Etkileri ve Potansiyel Riskli Kullanımları

1. LSD Nedir? LSD, ya da tam adıyla lysergik asit diethylamid, sıkça “asit” olarak adlandırılan bir psikoaktif maddedir. İlk kez 1938 yılında İsviçreli kimyager Albert Hoffman tarafından sentezlenmiştir. LSD, ergot mantarının bir türevi olan bir bileşiktir ve başlangıçta psikoaktif özellikleri olmadığı düşünülmüştür. 2. LSD’nin Yasal Durumu Amerika Birleşik Devletleri’nde LSD, Schedule I (İlk Sınıf) bir […]

MK-Ultra: Etik İhlalleri ve Psikoloji Araştırmalarındaki Dersi

MK-Ultra, CIA‘nın 1950’lerde gerçekleştirdiği gizli bir proje olarak zihin kontrolü ve deneysel ilaçların kullanımını araştırıyordu. Bu süreçte, birçok insana bilgileri dışında LSD verildi. Projenin amacı, LSD‘nin potansiyel bir silah olarak kullanılabilirliğini test etmekti. Ancak bu süreç, birçok etik ilkenin ihlal edildiği bir dizi olayı da beraberinde getirdi. Etik İlkeler ve MK-Ultra Psikoloji araştırmalarında etik, katılımcıların […]