Psikoterapi sürecinin ilk adımı, danışanla yapılan ilk görüşmedir. Bu görüşme, terapistin hem danışanın ihtiyaçlarını anlaması hem de terapi sürecini nasıl yönlendireceği hakkında bir çerçeve oluşturması açısından kritik öneme sahiptir. İlk görüşmede belirli hedefler doğrultusunda hareket edilmelidir.
1. Görüşmenin Amacını Belirlemek
İlk görüşme, net bir amacı olan bir oturum olmalıdır. Terapistin amacı, danışanın mevcut sorunu hakkında bilgi toplamak, ön tanı koymak ve terapötik sürecin başlangıcında bir yol haritası çizmektir. Bu süreç, danışanın içsel dünyasını anlamak, sorunun mahiyetini belirlemek ve çözüm yollarını tartışmak adına oldukça önemlidir.
2. Sorunun Mahiyetini Belirlemek ve Ön Tanı Koymak
Görüşmenin bir diğer önemli hedefi, danışanın yaşadığı sorunların doğasını anlamaktır. Sorunun başlangıcı, süresi, şiddeti gibi unsurlar belirlenerek, ilk adımda bir ön tanı konulmalıdır. Bu tanı, daha sonra uygulanacak terapötik yöntemleri şekillendirmek için bir temel oluşturur.
3. Danışanın Karakterini Anlamak ve Psikoterapiye Uygunluğunu Belirlemek
Danışanın kişisel özellikleri, başvurduğu terapiye uygunluğunu etkileyebilir. İlk görüşmede, danışanın genel ruh hali, düşünce yapısı, problem çözme yeteneği gibi faktörler gözlemlenir. Bu gözlemler, terapi sürecinin nasıl işleyeceğine dair önemli ipuçları sağlar. Danışanın psikoterapiye olan hazır oluşu ve terapiye katılım isteği değerlendirilmelidir.
4. Hipotezler Oluşturmak ve Terapötik Çerçeve Belirlemek
İlk görüşme sonrasında, terapist danışanla ilgili çeşitli hipotezler oluşturur. Bu hipotezler, danışanın sorununun dinamiklerini anlamaya yardımcı olur ve terapi sürecinde hangi yönlerin daha fazla çalışılacağına dair rehberlik eder. Terapist, danışanın ihtiyaçlarına ve kişilik yapısına göre sürdürülebilir bir terapötik çerçeve belirler.
5. Terapi Sürecini Yönlendirecek Amaçlar Belirlemek
İlk görüşme sırasında terapi sürecinin amaçları belirlenmeli ve danışanla bu amaç doğrultusunda bir anlaşma sağlanmalıdır. Terapinin genel yönü, hedefleri ve süresi hakkında danışana bilgi verilmelidir.
6. Seansın Düzeni: Zamanlama ve Profesyonellik
İlk görüşmede profesyonellik ve zaman yönetimi büyük önem taşır. Danışanın seansa ne zaman gelmesi gerektiği açıkça belirtilmeli ve terapi saati kesinlikle o saatte başlamalıdır. Danışan bekleme odasında bekletilmemeli, zamanında terapiye başlanmalıdır. Bu, terapistin disiplinli ve saygılı bir tutum sergilemesinin bir yansımasıdır.
7. Danışanla İletişim ve İlk Karşılama
Danışan, odanın kapısında karşılanmalıdır. Bekleme odasında ya da başka bir alanda bir karşılaşma oluşturulmamalıdır. Terapi süreci profesyonel bir sınır çizmeli ve danışanla kişisel bir bağ kurmaktan ziyade, terapötik bir ilişki kurulmalıdır. Terapistin, danışanı kapıdan karşılama şekli, terapi sürecine dair ilk izlenimi oluşturur.
8. Seans Sonrası Profesyonel Duruş
Seans bittiğinde, seans bitmiştir. Terapist, seansın sonunda danışana hafta sonrasına dair kişisel veya ailevi selamlar vermemelidir. Bu durum, profesyonellik sınırlarının aşılmaması adına önemlidir. Terapist, danışanı seans bittikten sonra kabul etmemeli ve kişisel bir ilişki geliştirmemelidir.