Nicola Abbagnano, İtalyan felsefesinin önde gelen isimlerinden biridir ve İtalyan varoluşçuluğunun en önemli savunucularından biridir. Onun varoluşçu felsefesi, olasılık kavramının eleştirel bir analizine odaklanmıştır. Abbagnano, erken dönem çalışmalarında Amerikan pragmatizminin, özellikle John Dewey‘in etkisinde kalmıştır. O dönemde İtalyan felsefesine hakim olan Giovanni Gentile ve Benedetto Croce’nin felsefi idealizmine eleştirel bir yaklaşım getirmiştir.
Etkiler ve Entelektüel Yolculuk
1930’larda Abbagnano, Martin Heidegger, Søren Kierkegaard, Karl Jaspers ve Gabriel Marcel gibi varoluşçu filozofların yanı sıra Edmund Husserl’in fenomenolojisi ile tanıştı. II. Dünya Savaşı’ndan sonra ise Albert Camus ve Jean-Paul Sartre’ın eserleriyle karşılaştı. Bu çeşitli etkileri kullanarak Abbagnano, Avrupa varoluşçuluğunun bir sentezini ve eleştirisini sunduğu bir dizi kitap yazdı:
- La Struttura dell’esistenza (Varoluşun Yapısı), 1939
- Introduzione all’esistenzialismo (Varoluşçuluğa Giriş), 1942
- Esistenzialismo positivo (Pozitif Varoluşçuluk), 1948
Bu eserler, Avrupa varoluşçuluğunu İtalyan filozofların dikkatine sundu.
Varoluşçulukta Olasılık Kavramının Eleştirisi
Abbagnano’nun eleştirisi, varoluşçu düşüncede olasılık kavramının tekrarlanan yanlış kullanımına odaklanmıştır. O, Jaspers, Heidegger, Sartre ve Camus gibi düşünürlerin olasılığın merkezi rolünü kabul etmekle birlikte, bu düşünürlerin hesaplarında gerçek varoluşsal olasılığın belirsizliği, belirsizliği ve sorunlu doğasının nihayetinde kaybolduğunu savundu.
- Jaspers ve Heidegger: Abbagnano, Jaspers ve Heidegger’e göre, insan varoluşunun insan projelerinin kaçınılmaz bir başarısızlığı olarak anlaşıldığını savunmuştur. Örneğin, aşkın bilgiye ulaşma ya da otantik bir yaşam sürme çabalarının başarısızlığı. Bu, olasılık kavramının imkansızlık olarak azaltılmasına neden olur.
- Gabriel Marcel gibi Hristiyan Varoluşçular: Abbagnano, Hristiyan varoluşçuların ise varoluşu insan çabalarının kaçınılmaz başarısı olarak anladıklarını savunmuştur. Çünkü aşk ya da ahlaki değer arayışı gibi en otantik olarak anlaşılan olasılıklar, bunları gerçekleştirme gücüne sahip olan Tanrı tarafından garanti edilir. Bu, olasılık kavramının potansiyellikle karıştırılmasına neden olur, çünkü varoluş önceden var olan eğilimlerin doğal bir gelişimi haline gelir.
Gerçek Varoluşsal Olasılık
Abbagnano’ya göre, gerçek varoluşsal olasılık, hem eylem için seçimleri sınırlayan hem de belirleyen bir durum açısından anlaşılmalıdır. Otantik olarak mümkün olan bir seçim:
- Özgürce yapılmalıdır
- Belirsiz olmalıdır: Ne başarı garantisi ne de başarısızlık garantisi olmamalıdır.
Abbagnano, “transcendental possibility” (aşkın olasılık) adı verilen bir normatif kriterin karşılanması gerektiğini öne sürmüştür. Yani, olasılık “mümkün kalmaya devam etmelidir.” Başka bir deyişle, seçilen bir eylem planı açık ve geçerli kalmalıdır.
Sonuç
Abbagnano’nun varoluşçuluğu, olasılık kavramının yanlış kullanımlarını dengeleyen ve daha dengeli bir insan potansiyeli ve sınırlamaları anlayışı sunan nüanslı bir görüş sundu. Onun çalışmaları, insan seçimlerinin içindeki gerçek belirsizlik ve özgürlüğü tanımanın önemini vurgulayarak varoluşçu söyleme zenginlik katmıştır.
Kaynakça
- Abbagnano, N. (1939). La Struttura dell’esistenza. Torino: Taylor & Francis.
- Abbagnano, N. (1942). Introduzione all’esistenzialismo. Torino: Taylor & Francis.
- Abbagnano, N. (1948). Esistenzialismo positivo. Torino: Taylor & Francis.
- Grogin, R. C. (1988). The Bergsonian Controversy in France, 1900–1914. University of Toronto Press.
- Heidegger, M. (1927). Being and Time. Niemeyer.
- Jaspers, K. (1932). Philosophy. Springer.
- Marcel, G. (1949). The Mystery of Being. Harvill Press.
- Sartre, J.-P. (1943). Being and Nothingness. Washington Square Press.